Arakanlı Müslümanlar'dan Facebook'a 150 milyar dolarlık dava
Myanmar'da Arakanlılara yönelik katliamda Facebook'un nefret söylemine izin verdiği gerekçesiyle şirkete dava açıldı. İngiltere ve ABD'ye giden Rohingyalı mültecilerin açtığı davanın büyüklüğü ise 150 milyar dolar. Katliamlarda 10 bin Arakanlı Müslüman'ın öldürüldüğü tahmin ediliyor.
Adını Meta olarak değiştiren Facebook'un başı beladan kurtulmuyor. Şirketin uzun yıllar benimsediği önce etkileşim politikasının ağır sonuçları olduğu ortaya çıkmıştı.
Şirketin raporları bile Facebook'un insanları kötü etkilediğini belgelemişti. Ancak Facebook yönetimi yüksek etkileşimin getirdiği yüksek gelirden vazgeçmek istememişti.
Son olarak Facebook'a açılan davalara bir yenisi eklendi. 2017 yılında Arakanlı Müslümanlar, Myanmar'da katliama uğramıştı. Yüzbinlerce Roginhya bölgesinden göç etmek zorunda kalmış, binlercesi ise öldürülmüştü.
Bu kayıtların hepsi Birleşmiş Milletler raporlarında bulunuyor. BM bir adım öteye giderek bizzat Facebook'u "yavaş ve etkisiz" olmakla itham etmişti. Myanmar'da başlayan bu katliam ordunun güçlenmesini sağlamıştı ve daha sonra ordu 1 Şubat 2021'de yönetime el koymuştu.
Bu katliamlardan kaçıp İngiltere ve ABD'de mülteci olan Arakanlı Müslümanlar, Facebook'u da suçluyor. Yüzlerce mülteci bir araya gelip şirkete karşı dava açtı. Davanın büyüklüğü ise tam olarak 150 milyar dolar. Facebook'u nefret söylemine izin vermekle suçlayan Arakanlı Müslümanlar, maruz kaldıkları zulümde şirketin de payının olduğunu savunuyor.
BBC'de yer alan bilgilere göre Meta yönetimi iddialara yanıt vermedi. Davada yer alan suçlamalar arasında şunlar da bulunuyor:
Reuters'da yer alan bilgilere göre davaya konu olan paylaşımlardan birinde, "Onlarla (Arakanlı Müslümanlar), Hitlerin Yahudilere yaptığı şekilde savaşmalıyız" ifadeleri kullanılıyor.
Facebook, 2018 yılında Rohingya'da yeterince çaba göstermediğini itiraf etmişti. Faceook'un Ürün Yöneticisi Tessa Lyons, ""Belli ülkelerde gerginliklere neden olabilecek ve fiziksel zarara yol açabilecek belirli türde bir bilgi kirliliği olduğunu belirledik. Yalnızca bu tür içeriği azaltmak değil; kaldırmak için de, daha geniş bir sorumluluğumuz var" ifadeleriyle bu paylaşımların kaldırılacağını söylemişti.
Bu karar fiziksel zarara yol olabilecek paylaşımlar için geçerli. Facebook yönetimi yalan haber ve dezenfermasyon için daha çok görünürlüğü azaltma yöntemini kullanıyor. Alıntıdır.
Myanmar'da Arakanlılara yönelik katliamda Facebook'un nefret söylemine izin verdiği gerekçesiyle şirkete dava açıldı. İngiltere ve ABD'ye giden Rohingyalı mültecilerin açtığı davanın büyüklüğü ise 150 milyar dolar. Katliamlarda 10 bin Arakanlı Müslüman'ın öldürüldüğü tahmin ediliyor.
Adını Meta olarak değiştiren Facebook'un başı beladan kurtulmuyor. Şirketin uzun yıllar benimsediği önce etkileşim politikasının ağır sonuçları olduğu ortaya çıkmıştı.
Şirketin raporları bile Facebook'un insanları kötü etkilediğini belgelemişti. Ancak Facebook yönetimi yüksek etkileşimin getirdiği yüksek gelirden vazgeçmek istememişti.
Son olarak Facebook'a açılan davalara bir yenisi eklendi. 2017 yılında Arakanlı Müslümanlar, Myanmar'da katliama uğramıştı. Yüzbinlerce Roginhya bölgesinden göç etmek zorunda kalmış, binlercesi ise öldürülmüştü.
Bu kayıtların hepsi Birleşmiş Milletler raporlarında bulunuyor. BM bir adım öteye giderek bizzat Facebook'u "yavaş ve etkisiz" olmakla itham etmişti. Myanmar'da başlayan bu katliam ordunun güçlenmesini sağlamıştı ve daha sonra ordu 1 Şubat 2021'de yönetime el koymuştu.
Bu katliamlardan kaçıp İngiltere ve ABD'de mülteci olan Arakanlı Müslümanlar, Facebook'u da suçluyor. Yüzlerce mülteci bir araya gelip şirkete karşı dava açtı. Davanın büyüklüğü ise tam olarak 150 milyar dolar. Facebook'u nefret söylemine izin vermekle suçlayan Arakanlı Müslümanlar, maruz kaldıkları zulümde şirketin de payının olduğunu savunuyor.
BBC'de yer alan bilgilere göre Meta yönetimi iddialara yanıt vermedi. Davada yer alan suçlamalar arasında şunlar da bulunuyor:
- Rohingyalılara karşı nefret söylemini artırdığı
- Şirketin Myanmar'daki durumu bilmesine rağmen gerekli müdaheleleri yapmadığı ve asılsız iddiaları kontrol etmediği
- Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti körükleyen paylaşımları kaldırmadığı
- Sivil toplumdan ve medyadan gelen uyarılara kulak tıkadığı ve zamanında önlem almadığı
Facebook, 2018 yılında Rohingya'da yeterince çaba göstermediğini itiraf etmişti. Faceook'un Ürün Yöneticisi Tessa Lyons, ""Belli ülkelerde gerginliklere neden olabilecek ve fiziksel zarara yol açabilecek belirli türde bir bilgi kirliliği olduğunu belirledik. Yalnızca bu tür içeriği azaltmak değil; kaldırmak için de, daha geniş bir sorumluluğumuz var" ifadeleriyle bu paylaşımların kaldırılacağını söylemişti.
Bu karar fiziksel zarara yol olabilecek paylaşımlar için geçerli. Facebook yönetimi yalan haber ve dezenfermasyon için daha çok görünürlüğü azaltma yöntemini kullanıyor. Alıntıdır.