Balıkesir’in Yağlılar Helvası: Tarifi köy kadınları biliyor, başka yerde yapılamaz
Balıkesir’in İvrindi ilçesinde yapılan "Yağlılar Helvası", uzun süre dayanması ve eşsiz lezzeti ile damaklara hitap ediyor. Helva bir günde yapılırken, bir yıla yakın sürede tüketilebiliyor. Yağlılar kırsal mahallesinde mahalle sakinlerinin bir araya gelerek imece usulü yaptıkları yağlılar helvası uzun ve zorlu bir süreçten geçerek sofralara geliyor. Tarifi ise mahalle halkı tarafından biliniyor.
Özellikle yaşlı kadınların tariflerine göre şekillenen helvanın yapımı nerdeyse bir günü buluyor. Evde bulunan malzemelerden yapılan helva, süt ve unun birleşiminden meydana geliyor. Kaynar sütün içine atılan un odun ateşinde hamur kıvamına gelene kadar pişiriliyor.
Elde edilen hamur eleklerde ovalanıyor. Daha sonra odun ateşinde ve bakır kazanlarda sürekli karıştırılarak kavruluyor. Hazırlanan şerbet de üzerine dökülerek servise hazır hale getiriliyor.
Helvanın şerbetlenmeden bir yıla yakın, şerbetlendikten sonra ise üç aya yakın dayanma süresi oluyor. Atadan gelen gelenek düğün, cemiyet gibi özel günlerde yaşatılıyor
Atalardan gelen bir miras haline gelen Yağlılar Helvası düğün, nişan, cemiyet gibi özel günlerde yapılıyor. Bir araya gelen mahalle halkı imece usulü cemiyet öncesinde helva yapmaya başlıyor.
Yağlılar Helvası'nın sadece mahalleye has olduğunu ve başka hiçbir yerde yapılmadığını belirten Yağlılar Mahalle Muhtarı Hasan Özkan, “Yağlıların meşhur tatlısı bu. Bunu düğünlerimizde, nişanlarımızda, sünnetlerimizde, atadan dededen gelen gelenektir bu. Bu köye has bir şeydir. Devamlı yaparız biz bunu. Başka hiçbir yerde yapılmaz“ dedi.
Yağlılar helvasının halk dilinde "basma helvası" da olarak bilindiğini belirten mahalle sakini Ayşe Keklik, “Basma helvası yapıyoruz. Beni sorarsan ben 40 yıldır yapıyorum. Çok zor yapılışı var. İlk önce sütünü koyarız. Sütü kaynatırız. Ondan sonra ununu katarız. 1 saat pişiririz unuyla. Karıştırdıktan sonra orada kalburdan geçiririz. Burada kuruturuz. Burada unu eleriz. Bir daha da eleriz. Ondan sonra burada kızartırız. Kızardıktan sonra şerbeti ıslarız. Bunun zahmeti çoktur. Kalabalık olursa iyi olur. Biz kendimize burada 5 kilo 10 kilo sütten yaparsak kendimiz yapabiliriz” dedi.
Helvayı yiyenler tekrar tekrar istiyor. Raf ömrü uzun ve lezzetli olmasından dolayı satışa sunulması için gelen tekliflerin de olduğu belirtiliyor. İşte diğer kareler...
Alıntıdır
Balıkesir’in İvrindi ilçesinde yapılan "Yağlılar Helvası", uzun süre dayanması ve eşsiz lezzeti ile damaklara hitap ediyor. Helva bir günde yapılırken, bir yıla yakın sürede tüketilebiliyor. Yağlılar kırsal mahallesinde mahalle sakinlerinin bir araya gelerek imece usulü yaptıkları yağlılar helvası uzun ve zorlu bir süreçten geçerek sofralara geliyor. Tarifi ise mahalle halkı tarafından biliniyor.
Özellikle yaşlı kadınların tariflerine göre şekillenen helvanın yapımı nerdeyse bir günü buluyor. Evde bulunan malzemelerden yapılan helva, süt ve unun birleşiminden meydana geliyor. Kaynar sütün içine atılan un odun ateşinde hamur kıvamına gelene kadar pişiriliyor.
Elde edilen hamur eleklerde ovalanıyor. Daha sonra odun ateşinde ve bakır kazanlarda sürekli karıştırılarak kavruluyor. Hazırlanan şerbet de üzerine dökülerek servise hazır hale getiriliyor.
Helvanın şerbetlenmeden bir yıla yakın, şerbetlendikten sonra ise üç aya yakın dayanma süresi oluyor. Atadan gelen gelenek düğün, cemiyet gibi özel günlerde yaşatılıyor
Atalardan gelen bir miras haline gelen Yağlılar Helvası düğün, nişan, cemiyet gibi özel günlerde yapılıyor. Bir araya gelen mahalle halkı imece usulü cemiyet öncesinde helva yapmaya başlıyor.
Yağlılar Helvası'nın sadece mahalleye has olduğunu ve başka hiçbir yerde yapılmadığını belirten Yağlılar Mahalle Muhtarı Hasan Özkan, “Yağlıların meşhur tatlısı bu. Bunu düğünlerimizde, nişanlarımızda, sünnetlerimizde, atadan dededen gelen gelenektir bu. Bu köye has bir şeydir. Devamlı yaparız biz bunu. Başka hiçbir yerde yapılmaz“ dedi.
Yağlılar helvasının halk dilinde "basma helvası" da olarak bilindiğini belirten mahalle sakini Ayşe Keklik, “Basma helvası yapıyoruz. Beni sorarsan ben 40 yıldır yapıyorum. Çok zor yapılışı var. İlk önce sütünü koyarız. Sütü kaynatırız. Ondan sonra ununu katarız. 1 saat pişiririz unuyla. Karıştırdıktan sonra orada kalburdan geçiririz. Burada kuruturuz. Burada unu eleriz. Bir daha da eleriz. Ondan sonra burada kızartırız. Kızardıktan sonra şerbeti ıslarız. Bunun zahmeti çoktur. Kalabalık olursa iyi olur. Biz kendimize burada 5 kilo 10 kilo sütten yaparsak kendimiz yapabiliriz” dedi.
Helvayı yiyenler tekrar tekrar istiyor. Raf ömrü uzun ve lezzetli olmasından dolayı satışa sunulması için gelen tekliflerin de olduğu belirtiliyor. İşte diğer kareler...
Alıntıdır