Oxford için hangi sınava girilir ?

Sarp

New member
Oxford İçin Hangi Sınavla Başvurulur? Eğlenceli Bir Keşif!

Hadi bir düşünelim… Oxford’a gitmek, dünya çapında bir prestije sahip olmak, biraz İngiliz aristokrasisi havası almak… Ama, bir dakika! “Oxford’a gideceğim” demek, sadece bir İngiliz aksanı takınmak ve bolca çay içmekle olmuyor. Bu yolculuk, biraz daha zorlayıcı bir yolu da beraberinde getiriyor: sınav!

Evet, doğru duydunuz! Birçok kişinin "Hayatımda en fazla sınavı bu kadar sevdim!" dediği bir yer Oxford Üniversitesi. Ama sakın endişelenmeyin, o kadar da korkunç değil. Sadece biraz odaklanmak, biraz strateji, biraz da (çokça) çaba gerekiyor. Şimdi gelin, Oxford için hangi sınavları geçmek gerektiğini, erkeklerin stratejik ve çözüm odaklı, kadınların ise empatik ve ilişki odaklı bakış açılarıyla inceleyelim!

Oxford Sınavı Nedir? Hangi Sınavlar Gerekir?

Öncelikle, Oxford’a başvurmak demek, bir sınav yolculuğuna çıkmak demektir. Ama şunu unutmayın, her bölümü için farklı sınavlar var. Eğer sizin de hayalinizdeki bölüm fen-edebiyat, hukuk veya tıp gibi prestijli alanlarsa, biraz araştırma yapmanızda fayda var. Her bölümün kendine özgü sınavı var!
1. BMAT (Biomedical Admissions Test) – Tıp bölümü için en popüler seçeneklerden biridir. "Ben tıp istiyorum ama aynı zamanda beynimi de test edeyim!" diyorsanız, bu sınav tam size göre. Aşağı yukarı beş saatlik bir maraton. Ama endişelenmeyin, sonunda daha fazla çay içebilmek için hak ettiğiniz kadar moral bulabilirsiniz.
2. LNAT (National Admissions Test for Law) – Hukuk isteyenler, bu sınavı hayatlarının bir parçası yapacak. Hızlı düşünme, mantık ve genel bilgi gerektiriyor. "Evet, ben insan haklarını savunmak istiyorum, ama aynı zamanda testlerde de başarılı olabilmeliyim!" diyorsanız, bu sınavı geçmek zorundasınız.
3. Oxford giriş sınavları (A-level veya IB) – Eğer zaten bir üniversite öğrencisiyseniz, bu sınavlar başvurunuzu şekillendirecek olan belki de en önemli adım.

Buraya kadar her şey çok net değil mi? Biraz strateji, biraz odaklanma... Hadi ama, hepimiz biliyoruz ki, işin içine biraz da kişisel dokunuşlar ve yaşamın kendisi giriyor!

Erkeklerin Çözüm Odaklı Yaklaşımı: "Sınavı Geç, Geri Kalanı Yaparız!"

Şimdi, karşımızda Ozan’ı hayal edelim. Ozan, uzun zamandır Oxford’a başvurmayı planlıyor. Bütün hayatını biraz daha çözüm odaklı, net ve sonuç odaklı bir şekilde yaşıyor. "Hedef belirle, çözüm üret, başar!" diyerek her durumu iş planına dökmeyi seviyor.

Ozan, sabah kahvesini içerken laptopuna bakıyor: BMAT, LNAT, A-level sınavları... "Peki, şimdi ne yapmalıyım?" diye düşünüyor. Hemen sınavın içeriğine göz atıyor. Matematik soruları, bilimsel hesaplamalar… Ozan bu kadarını biliyor. Sınavın şifrelerini çözmeye başlıyor.

"Sınav stratejisinde ne var? Önce pratik, sonra test! Üç saatlik deneme sınavı, beynin açılacak!" diyor ve o an kafasında mükemmel bir strateji belirliyor. Elbette, sonuçta Oxford’a giden yol sadece sınavları geçmekle bitmeyecek, ama o an Ozan’ın zihninde en önemli şey şu: "Sınavı geç, diğer her şey yoluna girer."

Ve bu yaklaşımını hayata geçiriyor. Bütün gece çalışarak, sınavın bütün nüanslarını çözmeye odaklanıyor. Sonuçta, hedefi belli. Ama acaba Ozan’ın yaklaşımında bir eksik şey var mı?

Kadınların Empatik ve İlişki Odaklı Yaklaşımı: "Başarı Birlikte Daha Güzel!"

Ve işte, şimdi Elif’in hikayesi. Elif, biraz daha farklı bir yaklaşımla sınav hazırlığına başlıyor. O, her ne kadar akademik anlamda güçlü olsa da, asıl önceliği sınavın ötesinde. "Oxford’a gitmek sadece ben kazanırsam olur, demek değil. Orada tanışacağım insanlar, kuracağım ilişkiler de çok kıymetli," diyor.

Elif, sınavları hazırlarken kendini sürekli olarak başkalarına nasıl yardımcı olabileceğiyle ilgili sorular soruyor. Ders çalışma gruplarına katılıyor, arkadaşlarıyla fikir alışverişinde bulunuyor. “Belki de bu sınavlar, hepimizin birbirimize destek olma fırsatıdır,” diye düşünüyor.

Elif, sınavlara girerken sadece bireysel değil, toplumsal bir başarıyı da hedefliyor. "Oxford, benim için sadece bir üniversite değil. Aynı zamanda, daha geniş bir topluluğa katılma fırsatı," diyor ve sınavlar bitse de, bu yolculuğun bittiğini düşünmüyor.

Belki de bu yaklaşım, başarının yalnızca kişisel bir mesele olmadığını ve toplumsal bağlantıların gücünü de içerdiğini anlatıyor.

Peki, Sizin Yaklaşımınız Nedir?

Ozan ve Elif, iki farklı yolculuktalar. Ozan, sınavın her aşamasını çözüm odaklı bir şekilde ele alırken, Elif insanlarla daha derin bağlar kurmak ve bu süreçte ortak bir deneyim yaşamak istiyor. Peki ya siz? Oxford’a başvurmayı düşündüğünüzde, hangi yaklaşımla ilerlersiniz? Stratejik bir yol mu, yoksa empatik bir yolculuk mu?

Yorumlarınızı bizimle paylaşın, belki de farklı bakış açılarıyla hepimiz yeni bir şeyler öğrenebiliriz!

Kaynaklar:
- University of Oxford – Official Admission Guidelines
- BMAT & LNAT – Official Test Information
 
Üst